23 Kasım 2009 Pazartesi

FB kısa analizi

Carlos'un gidişi sonrası ideal kadro aşağıdaki gibi olacaktır, isteyen Semih yerine Güiza'yı koyabilir halen daha, XX yerine Wederson yazmaya ise elim varmadı. Mevcut temel sıkıntı gözlemleyebildiğim kadarıyla kırmızı halka içindeki adamların ya da onların yerine oynayan alternatiflerin maalesef maç seçmesidir (Emre'yi ayırıyorum). GS maçında ya da içerdeki Gençler maçında (taraftarın gazı ile) bu adamların hepsi topun arkasına geçerlerken (birçok pozisyonda Alex dahil), diğer maçlarda mücadelesiz, vurdumduymaz bir görüntüye bürünebilmekteler maalesef. BJK'nın ilk golünde Üzülmez'in yaptığı bindirmede Mehmet Topuz'un onu kovalamakta geç kalması ve bunun sonucu olarak basit bir çalımla bakkala gitmesi sonucu gol geldi mesela. Burada biraz da Topuz'un henüz yerine alışamamış olmasının da etkisi olduğuna inanıyorum. Kayseri'de bu tip pozisyonda pek oynamadı, adam kovalamaya alıştırması gerek Daum'un onu. Nitekim Beşiktaş maçında takım öyle bir havadaydı ki, birşeyler olsa da Beşiktaş gol yese, birisi birşey yapsın gol olsun, uğraştırmayın bizi der gibi bir hal vardı takımda adeta.

Bir başka sorun ise kadronun yetersizliği, Bilica'nın yokluğunda Önder'in pozisyon ve oyunu süzme hataları göze çarptı mesela. İkinci golde, TV de Lugano'nun Bobo'nun dönmesine nasıl olup da izin verdiğini düşündük oysa ki pozisyonun başlangıcında Bobo'ya pası çıkaran Tello topla buluştuğunda tamamıyla demarke idi ve kafasını kaldırıp seçeneklerini değerlendirecek, boş arkadaşlarını arayacak vakti rahatlıkla buldu. Önder oyunu süzüp ona yapışsaydı böyle bir tehlike doğmayacaktı.

Beşiktaş ikinci yarıya Tello ile başladı. Serdar Özkan'ın savrukluğundan kurtulup top hakimiyeti yüksek ve pas yapabilen bir isimle sahaya çıkmak mantıklı görünüyordu. Emre'nin sakatlandığı dakikada gol geldi. Fenerbahçe'nin golü yedikten sonraki görüntüsü önemliydi. Sahada mücadelesi ve enerjisiyle mağlubiyete baş kaldıran lider bir oyuncu çıkmadı maalesef. Bunu nasıl yaparsın, ikili mücadeleye sağlam girersin, sertlik dozunu biraz arttırırsın. Çok koşarsın. Orada sadece birkaç dakikaya ihtiyacı vardı Fener'in, ancak Emre'nin sakatlığında oyunu soğutacak, rakibe bir iki mücadelede diş gösterecek bir adam çıkmadı maalesef. İkinci gol de çok çabuk geldi böylece.

Oyuncu değişikliklerinde Daum benim kendisinden beklemeyeceğim, cesur hamle olarak nitelenebilecek bir değişiklikle Santos'u ortaya çekip Wederson'u kanada aldı. Ancak bu sırada skor 1-0 olmuştu. 1-0 için kabul edilebilir gibi görünen bu değişiklik 2-0'dan sonra oluşan ek beklentilere cevap verecek nitelikte değildi. Benim tercihim Semih'i ileriye, Kazım'ı sağa, Topuz'u da ortaya almak şeklinde olurdu. Santos orada yumuşak kaldı. 67'de ise Topuz'u çıkarıp Semih'i aldı oyuna Daum. Denizli 69'da Yusuf'u alıp İnceman'ı sürerek cevap verdi buna. Santos 75 dakikaya kadar oyunda kaldı ve yerini Özer'e bıraktı. Bu zaman zarfında oyuna sürekli Beşiktaş hükmetmekteydi. Baroni önünde Özer - Kazım - Wederson üçlüsünden orta saha hakimiyeti umuyordu Daum ki Kazım 1 dakika sonra atıldı. 79'da Bobo Nobre karşı hamlesi bana göre yanlıştı bir sakatlık vs durumu yoksa, ama zaten maçın sonucu belli olmuştu.

Yazının başına dönecek olursak, kısa vadede yapılması gereken şey takıma direnç katmak olarak görünüyor. Hala aklı futbolda ise Deivid'den ve Özer'den bu anlamda yararlanmanın yollarını arayacaktır Daum. Tahtadaki XX yerine Özer'in monte edileceği gibi şeyler okudum gazetelerde. Artık Semih'ten de iyiden iyiye faydalanması gerekiyor ek olarak. Semih'in sonradan oyuna girmesi yerine Semih'le başlanıp Güiza'nın sonradan oyuna girmesi de denge bozucu olabilir birçok maçta, İspanya milli takımındaki rolünü hatırlayın. Kadro sıkıntısı konusunda ise, alternatif isimlere bakıldığında en büyük handikap defansta görünüyor. Bana göre Gönül'ün yedeği yok, Lugano ve Bilica'nın yedeği yok. Önder'in de dolayısıyla bu takımda yeri yok. Deniz oraya monte edilebilir en uygun adam bence, Gençler'deki pozisyonu da oydu zaten.

4 yorum:

hayyam dedi ki...

Bi Gokhan Zan'da size lazim, soyle bastan asagi defans nasil toparlanir sizin takiminda ogrenmesi lazim. Gokhan Zan sonrasi Besiktas'in onunla oynamis olan butun futbolculari bireysel ozelliklerinin yaninda takim savunmasi ozelliklerinide gelistirdi:)) bu sayede hepsi Joker ve MD'de nerde acik var sag bek, sol bek, orta gobek hatta sag ve sol acik hemen oraya o gruptan birini monte ediyor...
2 sene sonra GS defansida inanin cok gelismis hatta ust duzeye cikmis durumda olacak. Sezon arasi Aziz baskan GS'ye bu firsati vermemeli ve hemen bu adami transfer etmeli:))

Bu YD yonetimin yaptigi en buyuk dogru! bu adamin kontratini unutmak oldu:))) Dusunun artik Denizli onunla birlikte ne tavsanlar cikarirdi bu takimda, simdi Ferrari-Sivok ikilisini konusmuyor olurduk:)

Canto dedi ki...

BJK defansını bir post konusu yapmak lazım, uzun zamandır aklımda. Şansa da ManU maçı geldi çattı. :)

hayyam dedi ki...

Bende ayni konuda bir post dusunuyordum, hatta FB macindan sonra yazayim dedim ama Manu maci geldi catti ne olacagi belli olmaz deyip vazgectim, yani onumuzde bir Wigan ornegi varken. Ayrica maci canli izleyecegim diye sevinirken tek uzuntum Ferrari-Sivok ikilisinden Sivok sahada olmayacak ve tv den gordugumuzu oradan goremeyecegiz.

Canto dedi ki...

hayyam iyi şanslar, öncesiyle sonrasıyla mümkünse foto destekli sağlam bir post bekliyoruz senden...